Ana içeriğe atla

To the Moon

                                                                                                  TO THE MOON


Oyun konusu  Doktor Eva Rosalene ve Doktor Neil Watts ölmekte olan hastaların son isteklerini yapmakta olan önemli bir şirkette çalışan çifttir. Bu çift şu anda ölmekte olan Johnny'nin evine giderler ve son isteğini sorarlar karşılığında gerçekten şaşıracakları bir cevap alırlar "Ay'a gitmek istiyorum." Bu çok zor olsa da hiçbir şeyin imkansız olmadığını bilen inatçı çiftimiz Johnny ile beyin teması kurmak için makinelerini getirir ve anılarında dolaşmaya başlar. Johnny'nin gerilimli ve bir o kadar da trajik anılarında gezinirken amaçları basamak basamak daha da geçmişe giderek anılarında bir yere astronot olma fikrini yerleştirmek.Hafif ve narin bir oynanışa sahip fakat bir o kadar ağır ve sağlam bir hikayesi olan To the Moon 1990 grafikli bir atmosfer ile gayet keyifli bir oynanış sunarken duygusal anlamda sizi bir duvardan öteki duvara çarpabilir,ben ağlamam diyenleri ağlatabilir,sevdiğinizi insana sımsıkı sarılmanızı sağlayabilir.Oyunu bitirdikten sonra odanıza kapanıp yaşamınızı size sorgulatabilen bağımsız bir RPG yapımdır kendisi.        


                                            


Oynanış olarak diyalog üzerine yoğunlaşmış olan To the Moon müthiş diyalogları ve müziği ile oyuncuyu kendine çekerken oyun içindeki yolculuklarımızla bizi karakter ile özdeşleştirme konusunda çok başarılı bir yapım.Oyun başlarda sanki oyuncuyu mekanı tekrarlıyormuş gibi bir his versede oyun ilerledikçe mekanlar ve atmosferler değişiyor ve bu şekilde oyuncunun oyundan kopmamasını sağlıyor.Hikayesinin işleniş biçimi gayet tatminkar.Çünkü hikaye sizi sadece duygusal anlamda yorarak ilerlemiyor aslında.Özellikle doktorlar arasındaki renkli diyaloglar oyunun duygusal dengesi bulması açısından çok güzel bir şekilde oturtulmuş karakterlerimizde aynı şekilde oyun içi karakter kişiliğini dengeleyecek düzeyde ve oyunun ciddiyetin korunması açısından karakter seçimleri çok başarılı.Oyun ilerlerken oyuncu sıkan bir puzzle yok daha çok oyuna renk katmak amacıyla konulmuş aslında hareketli bir oynanışı olmayan bu oyunu biraz daha hareketli hale getirmiş.Kısacası 2011 yılında çıkan bu bağımsız yapımı eşiniz dostunuz ve sevdiklerinizle beraber kimi zaman hüzünlü kimi zaman ise güldüren dakikalarla zaman geçirebilirsiniz.Farklı oyunlarla farlı yazılarda görüşmek üzere iyi oyunlar😊


Mehmet Yeşilbağ
Fatih Terlik
Fatma Rızvanoğlu

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sortie en mer

Herkese tekrar merhaba bugün sizleri strese sokabilecek bir oyunumuz var.Oyunlar her zaman eğlendirmiyor maalesef evet oyunumuzun adı sortie en mer.Oyun bir boğulma simülasyonu evet yazıyı tekrar okuyup zaman kaybetmeyin lütfen çünkü doğru okudunuz boğulma.Charles ve Julien adlı iki arkadaş gemide iken yelkenin çarpması sonrası Julien denize düşüyor ve olaylar başlıyor aslında bu bir oyundan çok bir reklam bir can yeleği firması can yeleğinin önemini vurgulamak için yapmış bu oyunu.Oynaması çok kolay internette gerektiriyor ve sadece fare ile oynanıyor.Yapımcılar oyunu tam ekran ve kulaklıkla oynamamız gerektiğini vurgulamış.Oyun gerçekten sizi hem zihinsel hem de bedensel yoruyor.Ben baya bir zorlandım açıkçası.Oyunu isteyen herkes her bilgisayardan oynayabiliyor bunun sebebi bir tarayıcı oyunu olması sizde bu deneyimi yaşamak için verdiğim linke tıklayabilir ve serin sularda hayatta kalma mücadelesini doyasıya yaşabilirsiniz.Herkese iyi oyunlar. http://sortieenmer.archives.grouek...

Çocukluğumuzun Vazgeçilmezi Super Mario Hakkında Az Bilinenler

Çocukluğumuzun Vazgeçilmezi Super Mario Hakkında Az Bilinenler Bir dönem ataride oynayabilmek için kardeşi kardeşe kırdıran Super Mario'yla ilgili arkadaş arasında geçen bir konu üzerinden esinlenerek araştırıp size sunduğumuz bu yazımızda öğrendiğinizde şaşıracağınız bazı bilgiler vermek istedik. 1. Mario ismi aslında karakterimizin adı değil soyadıdır. Çünkü oyunun asıl ismi "Super Mario Brothers" yani "süper mario kardeşler". Oyundaki diğer karakterin isminin Luigi olduğunu zaten biliyorsunuz. Asıl karakterin adının da kesin olmamakla birlikte Mario olduğu kabul edilir. Yani Mario Mario ve Luigi Mario. 2.The super mario bros. el kitabında mantar krallığı halkının tuğlalara dönüştüğü söylenir. Yani aslında kırdığımız her tuğlada bir insanı öldürdüğümüz de söylenebilir. Bu açıdan mario bir seri katildir. 3.Mario'nun yaratıcısı arkadaşın çok tembel olması, o kadar tembel olması ki çalılık ve bulutların modellerini aynı tutup sadece renklerini...

İnce Düşünmemek

İnce düşünmek,yaşadığın toplumla, ait olduğun etnik unsurla, örfle, adetle, yetiştirilmeyle alakalı olmadığına kanaat getirdiğim tamamen yaradılışsal ve bireysel olgu. bin düşünüp bir konuşmak, bencil olmamak, kendinden önce diğer insanları gözetmek iş bu eylemin en kral arkadaşlarıdır. kişi davranışlarında olayları farklı yönleriyle ele alır, fayda unsuru söz konusu olduğunda ikinci ve üçüncü şahısları da göz önünde bulundurur, yaptım oldu, "hep ben" , "neden ben değil" mantığıyla hareket etmekten şiddetle kaçınır. Amaç birilerine iyi görünmek ve ya yalakalık değildir. yaradılışında bireysellik yerine toplumsal varoluş güdüsü hakim olduğu için topluluğun iyiliğini ön planda tutmaktadır. bir takım adetlerle bu düşünce tarzı toplumun tamamına yayılmaya çalışılsa da, konu özümsenmediği için şekilcilikten öteye geçemez. hayat ince düşünen insanlar için daha zor, daha acımasız ve hoyrattır.Peki düşünmeseniz?Yatağınızdan kalktınız ve bugün başkalarını düşünmed...